26 Temmuz 2006

davetiyemiz

eğer istediğimizi başarabilirsek süpper bir davetiyemiz olacak.. çok ince hesaplarla, çok uzaklardan bişeyler peşindeyiz, merak içinde sonucu bekliyorum. olursa acaip şirin bişey sizleri bekliyo olacak arkadaşlar.. :)

24 Temmuz 2006

pılogumda yenilikler..

artık birileri bana bişeyler yazarsa sağdaki sütunda görebiliyorum.. ben beceremedim, "gece" yapıverdi hemencecik.. (uğraşmak istemedim aslında, şimdi bi bilen varken ben niye zamanımı harciim ki ;> )
burdan taaa 2 ay önceki postlarıma dönüp comment bırakan arkadaşlarıma seslenirim, artık istedinize yorum yazabilirsiniz, hepinizle mücadele edebilirim, hadi gelin üstüme, korkmuyoruuuuummmmmm...

benim günüm

doğumgünüm ankarada havai fişeklerle, 21(?) pare top atışlarıyla, şenliklerle kutlandı.. gün boyu farklı gruplarla pasta yemekten içim böğüldü.. en çok da hiç ummadığım, sesini uzun süredir duymadıklarımdan gelen güzel sözlere bayıldım.. doğumgünüm yerine kıbrıs'ın kurtuluşunu kutlamak için arayanlar da olmadı değil.. ama süpper bi gündü, çok eğlendim.. teşekkürler günü yaratanlara..

12 Temmuz 2006

ben de onlardan oldum!!!

neymiş efendim, evlilik hazırlıkları çok zormuş da, herkesi memnun etmek sorunmuş, sen ne kadar uğraşırsan uğraş her şey son ana kalırmış, stresten zayıflanırmış falan filan.. şekercimle gülüp geçtik hep bize bunları diyenlere. bize bişey olmaz diyip giriştik işlere. süpper bi başlangıç da yaptık. 2 ay öncesinden ev ayarlandı, siteler turları başladı, en kötü ihtimal şunu alırız dediğimiz eşyalar bulundu falan.. ama nooluyo? o kadar gidiyoruz, geliyoruz, beğeniyoruz, karar veriyoruz ama bi türlü almaya başlayamıyoruz. onu beğendik, alacağımız kesin, ama alırız nasılsa bikaç güne diyip ööle kalakalıyoruz. biraz biraz anlamaya başladım “herşey son ana kalacak” diyenleri galiba.. bu tamamen psikolojik bir şartlanma bence. alacağın vereceğin hazır olsa da bekliyosun, sanki alınca eskiyecekmiş gibi almıyosun işte.. bize rahat batıyo, önceden işleri halledelim de rahat rahat son hazırlıklarımızı yapalım önermesi tamamen lafta kalan, uygulamada olmayan bişey. yaa işte böyle..

ayrı ama birlikte..

dünyadaki en sevdiğim o benim. benim kanımdan, benim canımdan.. yanımda değil, başka şehirde, başka hava soluyor. başka insanlar tanıyor, başkalarının yanında, başkalarının yakınında. ama ööle değil aslında.. bu şehir onsuz yaşıyor ama eskisi gibi derin derin soluyamıyor. en açık havada bile güneşin kenarını bir bulut kapatıyor o yok diye..

hiç mi ihtimal kalmadı acaba.. dönse ya buralara.. yeniden..